17 Haziran 2010 Perşembe

Yaşam Dersleri -- Jane Austen

İngiliz romancı Jane Austen (1775–1817) kadınların yaşamlarındaki incelikler hakkında yazdıkları ve ironik anlatım tarzı ile 19.yüzyılın modern roman dilini oluşturdu. Roman yazmaya 1789’da başladı. Gerçek kimliğini gizleyerek yazdığı romanlarının çoğu dünya klasikleri arasına girdi. “Emma” ve “Sense and Sensibility” gibi romanları defalarca beyaz perdeye aktarıldı. Yaşamını anlatan “Aşkın Kitabı” filmi (2007) büyük beğeni kazandı. Kitaplarındakine benzer bir ironiyle hayatı boyunca hiç evlenmemiş olan ünlü yazar, en güçlü kadın kahramanlarını zor aşkların girdabına sokması, finalde ise çiftleri evlendirmesiyle dikkati çekti. Henüz 41 yaşındayken göğüs kanseri nedeniyle hayata veda etti. Jane Austen’ın romanlarından derlenen kadına ve yaşama özgü notlar... >Dünyanın bir yarısının zevklerini diğer yarısı anlayamaz. Bir kişinin üslubu, diğer kişinin kuralı olmamalı. Dünya hakkında daha fazla şey bildikçe, gerçekten âşık olacağım bir erkek bulamayacağıma daha çok ikna oluyorum. Yapmacık bir tevazudan daha aldatıcı bir şey yoktur. Bu dolaylı yönden böbürlenmenin ta kendisidir. Zayıf bir zihinde oluşan kibir, her türlü kötülüğü üretir. Kibir ve gurur farklı şeylerdir, her ne kadar biz onları eş anlamlı kullansak da... Bir kişi kibirsiz ama gururlu olabilir. Gurur, kendimiz hakkındaki düşüncelerimizle ilgilidir. Kibir ise başkalarının hakkımızda ne düşündüğüne yönelik olarak geliştirdiğimiz bir tavırdır. Bir kadının hayal gücü çok hızlıdır. Bir anda hayranlıktan aşka, aşktan evliliğe atlayıverir. Mutlu evlilik tamamen şans işidir. Eşler ancak çatışmanın boşuna olduğunu fark ettiklerinde birbirlerini anlamaya başlarlar. Eğer seni daha az sevseydim, sevgimden daha fazla bahsederdim. Arkadaşlık, aşkın yarattığı hayal kırıklığının sancısının ardından en iyi tesellidir. Bir sanatçı hiçbir şeyi baştan savma yapamaz. < Her yerde biraz hayal kırıklığı ve biraz güçlük karşımıza çıkacaktır. Biz ise hep daha fazlasını ummaya eğilimliyizdir. Bir mutluluk tasarısı başarısız olduğunda insan doğası bir diğerine yönelir. İlk hesap yanlışsa eğer, hemen daha iyi bir ikincisini yaparız. Sonuç olarak bir şekilde teselli buluruz. Güzel bir günde gölgede oturmak ve yeşillikleri seyretmek en mükemmel rahatlama yöntemidir. Eğer kulak verirsek, hepimizin içinde, bize diğerlerinden daha iyi öneriler verecek harika bir rehber var. Benim için okumak kadar büyük bir keyif yok. İçinde kitaplığı olmayan bir evim olsa kendimi sefil hissederim.