Kayıtlar

tanrılar etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Şamanizm

Resim
Şamanizm, varlığı tüm insanların tarihinde Erken Taş Devri'ne ve daha da geriye dayanan bir din. Şaman:   bir şamanın (Türklerde kam) çeşitli bilinç durumları aracılığıyla ruh dünyası ile etkileşime girdiği dini bir uygulamadır. Uygulama genelde kâhinlik ya da iyileştirme gibi amaçlarla yapılır.  Günümüzde yenilenerek tekrar uygulanmaya başlanan şekline ise Neoşamanizm denir. Bir şamana soru sorulur: Zehir nedir? "İhtiyacımızdan fazla olan her şey zehirdir. Bu güç, zenginlik, açlık, ego, aç gözlülük, tembellik, sevgi, hırs, nefret ya da herhangi bir şey olabilir.  Korku nedir? Belirsizliğin kabul edilmemesidir. Belirsizliği kabul edersek, serüven olur."  Kıskançlık nedir? Başkalarının içindeki iyiyi kabul etmemektir. Bu iyiyi kabul edersek, ilham olur. " Öfke nedir? "Kontrolümüz dışındaki şeyleri kabul etmemektir. Kabul edersek, hoşgörü olur. "  Nefret nedir? Bir insanı olduğu gibi kabul etmemektir. Bir insanı koşulsuz olduğu gibi kabul edersek, sevgi olur...

YALNIZLIĞIN DİYALEKTİĞİ (2)

Ergenlik adını da verdiğimiz delikanlılık dönemi, çocukluk dünyasından kopanların büyükler dünyasının eşiğinde mola verip soluk aldığı aşamadır. Spranger, ergenlik dönemine ait başlıca özelliğin yalnızlık olduğuna değinir. Yalnızlık simgesi olan Nerkis (Narcissus), ergenin de simgesidir. İlk kez bu dönemde tekliğimizin bilincine varırız. Ama duyguların diyalektiği bir daha bu soruna el koyar. Olgunluk döneminin belirgin bir niteliği değildir yalnızlık. Başkalarıyla, başka şeylerle savaşan kişi kendini işinde, yaratıcı çabalarında unutur. Onun kişisel bilinci böylece başkalarınınkiyle birleşir. Zaman dediğimiz boyut, anlam ve amaç kazanır; böylece tarih olur, geleceğin ve geçmişin anlamlı bir değerlendirmesi olur. Yaşamdaki tekliğimiz -ki kendi benliklerimizden oluşan, bizi beslerken tüketen, belli bir zamanda yaşamımızdan doğar- gerçekten giderilemez, ortadan kaldırılamaz, olsa olsa şiddeti azaltılabilir. Bazen de ancak çok yüksek bir bedel ödeyen kişi, yalnızlığın elinden kurtulabil...

PARAPSİKOLOJİ (BEDEN DIŞI DENEYİM) ÜZERİNE..

Giderek dibi görünmeyen bir kuyu halini almaya başlayan parapsikoloji araştırmaları, son yıllarda, belli bir kesimin gizli uğraşı olmaktan çıkıp, halkın günlük konuşmaları arasına girmiş durumda. Hatta öyle ki, bir zamanlar, lise çağındaki gençlerin tanışma bahanesi olan burçlar bile, şimdilerde, entel ve kültürlü çevrelerin merakla takip ettiği ilgi alanlarından. Oysa, çok değil, birkaç on yıl önce, halk arasında, parapsikolojiyle ilgilenmek bir yana dillendirmek bile; şarlatan, büyücü ya da benzeri sıfatlarla anılmanıza yetip de artardı. Peki, parapsikoloji, tarihinde neler yaşandı da, bu kavram, şimdilerde, insanoğlunun bu kadar gündemine girdi? Neden parapsikoloji, önceleri; bazı tarikat, örgüt hatta devletlerin gizli yürüttükleri bir araştırma alanıyken, şimdi yaygınlaştı ve birçok kesim tarafından daha ciddi ve aleni araştırmaların yapıldığı bir alan halini aldı. Parapsikoloji, görünenin dışında, tarihte nasıl bir yol izledi, kimler tarafından kullanıldı, kullanımında ne amaç...

APOLLON TAPINAĞI YAZITI

Gürültü patırtının ortasında sessizce, sükûnetle dolaş;  sessizliğin içinde huzur var.  Sakın bunu unutma!!! Herkesle dost olmaya çalış Sana kötülük yapıldığında verebileceğin en iyi karşılık Unutmak olsun Bağışla ve unut. Ama kimseye teslim olma İçten ol; telâşsız anlat Kısa, açık ve net konuş Başkalarına da kulak ver Aptal ve cahil oldukları zaman bile dinle onları Çünkü dünyada herkesin bir Öyküsü vardır Aşka sakın burun kıvırma Aşk nedir? Çöl ortasındaki yemyeşil bahçedir O bahçeye bakmayı hak etmiş bir bahçıvan olmak için Her bitkinin sürekli ilgiye, yardıma, bakıma Ve sevgiye ihtiyacı olduğunu da unutma Olduğun gibi görün. Ve göründüğün gibi ol Sevmiyorsan eğer... Sever gibi yapma Çevrene önerilerde bulun Asla hükmetmeye kalkma İnsanları yargılarsan Onları sevmeye zamanın kalmaz Ve unutma ki İnsanlığın sevgi konusunda yüzyıllardan öğrenebildiği Kumsaldaki bir kum Taneciği bile değildir. Plân yap Başarılarının tadını çıkar Ne kadar küçük olursa olsun işinle ilgilen Haya...

EVRENİN OLUŞUMU ve TANRILARIN DOĞUŞU

Resim
Hesiodos'a göre evrenin başlangıcı karışıklık, belirsizlik ve sonsuz boşluk anlamına gelen Khaos' tu. Khaos içinden önce Gaia ( toprak ana ) doğdu. Daha sonra ölüler ülkesinin en derin yeri Tartaros ve aşk tanrısı Eros doğdu. Ardından yeraltı karanlığı Erebos ve yeryüzü karanlığı Nyks birleşerek dünyayı saran ışıklı göğü ve günü ( Hemera ) meydana getirdiler. Toprak ana tek başına Uranos (gök) , Pontos (deniz) ve dağları yarattı. Bunlarla birleşerek şekillenmeye başlayan evreni tanrısal varlıklarla doldurdu. Tanrılar arasında çeşitli savaşlar meydana gelmeye başladı. Kronos, babası Uranos' u öldürerek yönetimi ele geçirdi. Uranos' un yere düşen kanından toprak ana hamile kaldı ve yıllar sonra öç tanrıçaları olan Erinys' ler doğdu. Nyks ( gece ) ölümü, uykuyu, düşleri, kader tanrıçaları olan Moiraları, ölçüsüzlüğü cezalandıran Nemesis' i ve kavga tanrıçası Eris' i doğurdu. Toprak ana deniz ( Pontos ) la birleşerek deniz tanrı ve tanrıçalarını doğurdu. Phorky...