Kendini Gerçekleştir ve Sev.
Otantik varoluşu yaşamayı becerebilen ya da başka bir deyişle kendini gerçekleştirmeyi becerebilen insanların şu temel nitelikleri paylaştıkları söylenebilir:
1)İç ve dış gerçekliği dolaysız algılama ve kavrama yeteneği
2)Engelleme, yoksunluk ve baskılara karşı direnme gücü anlamında gelişmiş bir benlik (ego gücü).
3) Farklılıklara tolerans anlamında hoşgörü ve değerler dünyasındaki geniş esneklik.
4) Mizah ve nükte ile gerçeklere yaklaşma.
5) Doruk deneyimlere ve coşkulu yaşantılara yatkınlık.
Kendimi sevmek bir beceridir. Kazanılan bir beceri ve biz bu beceriyi yeteri kadar bilmediğimizde ya da zayıf olduğumuzda kendimizle ilgili problemler, kaoslar yaşarız.
Bunları önlemek ve kendimizi sevmek için;
1. Kendini olduğun gibi kabul et. Fiziğinle Bir gülü ruhumla. Bedeninle bağ kur. Bu sensin nokta senin boyun, senin saçın, senin kilon ve benzeri. Kendi varlığına kendini ait hisset nokta sen bunu hissetmezsen kimse hissedemez sana karşı. Öneri: çocukluk fotonu yanına alarak aynada kendine bak. Eleştirdiğin aslında o masum çocuk nokta ona böyle şeyler diyemezdin o zaman şimdi de dememen gerekiyor. Kendinizin mükemmel taraflarını hatırlayın. Farklı, otantik benliğinizi keşfedin. Hiçbir şey için geç değil. Kaç yaşında olursanız olun bu pratiğe başladığınız an olay da orada başlar. Bu bir prosestir. Süreci adım atmak yeterlidir. Sen kendini gerçekleştirmek isteyen bir bireysin nokta potansiyelin sınırsız. Hayallerin gerçekleşmesi zor değil ve hayallerin yeterince büyük olabilir. Hedeflerin hiçbir zaman çok iddialı değil sen nasıl görüyorsan öyle hedefler bulup buna yönelik hayatının yönlendirmelisin.
2. Zihninle bağ kur. Günde 60 bin - 70.000 düşünce geçiyor beynimizden ve bunların %80'i ne yazık ki olumsuz düşünceler... Evrim sürecinde hayatta kal ve savaş moduna programlandığımız için kendimizi her yerden sıkıntı, pürüz gelir endişesi taşıyoruz. O senaryoları endişeleri biz yaratıyoruz. Mutlu olup güldüğümüzde bile "eyvah şimdi kötü bir şey olacak" diyoruz. Zihne şunu öğretiyoruz: bir sıkıntı olduğunda temkinli ol, çözümünü bul ancak ben bunu sağlıklı yönetemeyeceğim diyerek endişeler hayatımızı yönetiyor. Kendi üzerinizdeki hakimiyeti, kontrolü kaybediyoruz. Kendimize küsüyoruz. Öneri: bir kalem ve kağıt al. Tüm olumsuz düşünceleri yaz. Bunların olma olasılığı var mı? Korku ve kaygıların neler? Bunları analiz et. Zaten bunları günlük veya haftalık yazdığında zihnimiz boşalıyor. Duygularını fark etmiş, onları sınırlandırmamış görmezden gelmemiş ve yok saymamış oluyorsun. Düşünceleri olduğu gibi aktarınca zihin rahatlıyor. Zihin geleceğe dair planlar yapmaya, ne yapmalıyım diye ufka olumlu bir şekilde iyi bir perspektiften bakmaya başlıyor.
3. Bakımlı ol. Şu anda canında yemek istiyor? Canın ne içmek istiyor? Sağlıklı yiyecekler ye. Doğada yürüyüş yap. Hobi edin. Sessizce kahve içmenin tadına var. Ev işleri yapıyorsan aceleci değil sakince yap.
Basit anların, bir fincan çayın sıcaklığını, sabahın güzelliğinin tadını çıkar.
Bu bütünlükle hareket et. Gerekli olan uykuyu al. Kendini şımartta bol su iç nokta bedenini hareket ettir. Vücudu dinle ve hangi egzersiz istiyorsan onu yap. Egzersizleri çeşitlendir. Örneğin sabahları yoga akşam üzeri yürüyüş veya ağırlık kaldırma ve benzeri. O an ne istiyorsan onu yap. Mutlaka haftada iki ya da 3 kere ağırlık kaldırma çalışması yap.
Tüm bunları bütünlükle yaptıktan sonra değişim başlıyor. Kendine değer vermeye, kendinle bağ kurmaya başlıyorsun ve sporu zayıflamak için değil; ileride kaslarının küçülmemesi, güzel yaşanmak, yaşlılıkta daha üretken olmak, kasların güçlü olması için yapmaya başlıyorsun.
Bu bir yaşam biçimine dönüşüyor. Sağlıklı beyin ile iyi ilişkiler kurmaya, toksik insanlardan kurtulmaya başlanıyor. "Sen değişirsen dünya değişir" demiştir Oslo. Zihnin değiştikçe yaşamında değişiyor.
4. Hayatın zorluklarına karşı dik durmak, başarısızlıklarda pes etmemek olgun olmanın yolunu açıyor. Sorumluluğu üstlen. Geçmişte kötü travmalar yaşanmışsa da ana babayı suçlamayı bırakmak, öğretmenin ilgisizliğini, zorbalığa uğrandıysa ya da travmatik bir ayrılık yaşandıysa onları suçlamaktan vazgeçmek gerekiyor.
Diğer insanların hatalarının düzeltmelerini beklememek, geçmiş olayları takılı kalmamak, kendin için bir şeyler yapmak, hayatını değiştirmekle işe başlamak gerekiyor.
Karşısındakini sevsen de seni kullandığı durumları fark edildiğinde sınır koymak gerekiyor. Hayırı iyi kullanmak gerekiyor.
Bir ilişkide çırpınıp durmak, kendini kanıtlamak yerine kendini olduğun gibi kabul eden insanlarla ilişki kurmak daha faydalıdır. Diğer insanları değiştirmeye çalışmamalıyız çünkü değişmezler. Kendini seven insanlar "sağlıklı bencillik" yaparlar. Yani kendilerine zaman ayırırlar, kendilerini şımartırlar. Bir insanın eleştirisini göz önüne alırken öncelikle "ben bu insanın takdirini ciddiye alıyor muyum ki eleştirisini ciddiye alayım?" diye soru sorarlar ona göre eleştiriyi alırlar ve yahut da almazlar. Hayat amaçlarını belirlerler ve bu amaçlar için ilk adımı atmaya, deneyime açık olurlar. En azından denedim diyebilirler başarısız olsalarda... Ancak hiç denememek insanın içinde bir ukde bırakır ve her zaman kendini yetersiz hissetmene yol açar.
"Diğerleri sensin. Karşılaştığın her kimse, dünyanın aynası tarafından yakalanmış, uçuşan bir görüntüdür. Her karşılaşma senin kendini tanıman, eksikliğini keşfetmen ve iyileştirmen için bir imkandır."
~ Neale Donald Walsch
Yorumlar
Yorum Gönder